Küçük yaşta kronik rahatsızlıklar yaşayanlar hem çocukluk döneminde hem de hayatlarının ileriki safhalarında psikolojik sorunlar yaşıyor.
Uzmanlar, yapılan araştırma ve gözlemlere göre kronik tıbbi rahatsızlığı bulunan çocukların psikiyatrik ve psikososyal güçlüklerle karşılaşma riskinin normal yaşıtlarına göre daha fazla olduğuna dikkat çekiyor. Tıbbi hastalığı olan çocukların yaklaşık yüzde 30’unda dış görünüşü etkileyen veya nörolojik bir durum söz konusu olduğunda psikiyatrik rahatsızlıklar
da baş gösteriyor. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Didem Behice Öztop, kronik rahatsızlığı olan çocuklara psikiyatrik yaklaşım konusunda hassas olunmasını istedi. Özellikle çocukların ailesi ve yakın çevresinin tutum ve söylemlerinin çocuklar üzerinde çok büyük bir etkiye sahip olduğunu kaydeden Öztop, bu dönemdeki psikososyal rahatsızlıkların yaşamın ileriki dönemlerinde de etkisini devam ettirebilme ihtimalinin bulunduğunu söyledi.
Çocukların yaşadıkları tıbbi rahatsızlıkların uyum bozukluğu, depresyon, anksiyete bozuklukları, akut stres reaksiyonu, travma sonrası stres bozukluğu ve organik mental bozuklukları gibi psikiyatrik hastalıklara neden olabildiğini ifade eden Öztop, bu tür çocukların özel ilgi ve bakıma ihtiyaç duyabildiklerini aktardı.
Çocukların yaşamlarının bir döneminde hastalanma ihtimalinin yüzde 30, belirli bir sisteme ait hastalık görülme ihtimalinin yüzde 15, kronik bir hastalık görülme ihtimalinin ise yüzde 2 olduğuna dikkat çeken Öztop, çocuklarda normalden sapma veya bozukluk gösteren, kalıcı yetersizlik bırakabilen, geriye dönüşü olmayan, rehabilitasyonu için özel eğitim gerektirebilen, uzun süre bakım, gözetim ve denetim gerektirebileceği beklenen durumların kronik hastalık olduğunu vurguladı. Öztop, özellikle ergenlik dönemindeki çocukların yaşadığı sorunların oyun veya resim gibi yansıtmalı teknikler şeklindeki ruhsal ve davranışsal yardımlarla kaygılarının azaltılabileceğini dile getirdi. Öztop, bunun yanında hastaya sevdikleri ve yakınlarının ziyareti, refakati ile eğitim verilmesinin de ruhsal ve davranışsal yardım olduğunu vurguladı.