Kalp krizi geçiren kişinin daha sonra korkması çok doğaldır. Çünkü olay, hayatını tehdit etmiştir. Doktorun tüm tavsiyelerine uygun davransa bile endişe içinde olabilir. Kalp krizi sonrası kişiler genellikle kötü hislere sahip olurlar. Kalp krizi sonrası gelişen bu kötü ve karamsar hisleri içinize atmayın, duygularınızı başkalarıyla paylaşın. Zamanla bu kötü hislerin kaybolduğunu göreceksiniz… Kalp krizi geçirdikten sonra kalbimizin her geçen gün iyileştiğini unutmamalıyız. Geçen her gün, sizi daha güçlü ve daha hareketli yapmaktadır. Kalp krizi geçiren tek kişi siz değilsiniz, bunu hatırlayın. Kalp krizi geçiren pek çok kişinin tüm dünyada yoğun bir şekilde işlerine devam ettiklerini unutmayın.
AİLE FERTLERİ NELER HİSSEDER?
Büyük bir olasılıkla kalp kriziniz, aileniz üzerinde büyük bir duygusal etki yaratmıştır. Siz koroner bakım birimindeyken, mutlaka çok korkmuşlardır. Hala büyük endişe içinde olmaları da normaldir. Ancak kimi zaman öyle görünse de, aile fertleriniz bu durumdan sizi sorumlu tutmazlar.
Öte yandan, aile fertlerinin kendilerini suçlu hissetmeleri de, sık görülen bir durumdur. Herhangi bir şey yaparak, kalp krizi geçirmenize bir şekilde neden olduklarını düşünebilirler. Özellikle de genç kızlar ve delikanlılar böyle hisseder. Onlarla duyguları üzerine konuşun ve kalp krizlerinin, aniden patlak vermelerine rağmen uzun yıllar boyunca gelişen koşullar nedeniyle meydana geldiğine onları ikna edin.
Kalp krizi sonrası sigaradan uzak durulmalı, düzenli egzersiz yapılmalı, dengeli ve sağlıklı beslenilmelidir.
KRİZ SONRASI YAŞAMIDAKİ DEĞİŞİKLİKLER
Sigara içiyorsanız, bırakmalısınız.
Düzenli egzersiz yapmalısınız.
Tansiyonunuzu düzenli olarak kontrol ettirmelisiniz.
Sağlıklı, az yağlı ve kilo yapmayan gıdaları, ihtiyacınız kadar tüketmelisiniz.
İlaçlarınızı düzenli kullanmalısınız.
KALP KRİZİ SONRASI İŞ HAYATI
Çoğu birey, bir ay içinde eski işine dönmektedir. Bu süreç,
kalbin gördüğü hasarın yaygınlığına bağlıdır. Bazı kişiler, kalp krizi sonrası daha az yorucu işlere geçmeyi isteyebilirler. Daha az yorucu işlere geçmeye kesin gereksinim olup olmadığının belirlenmesi için, kardiyak rehabilitasyon ünitelerinin değerlendirmesine ihtiyaç duyulabilir.
KRİZ SONRASI CİNSEL YAŞAM
Çoğu birey, kalp krizi sonrası eski hayatındaki tempoda seks yapabilir. Eğer cinsel ilişki sırasında göğüs ağrınız olursa doktorunuza bu konuyu bildirmeniz gerekir.
Bu durum, cinsel hayatınızın bitmesi anlamına gelmez. Sorunlarınızı çekinmeden doktorunuzla görüşmelisiniz.
NE TÜR EGZERSİZLER YAPILMALI?
Kalp krizinden sonra iyileşme sürecinde olanlar, herhangi bir sorunla karşılaşmadan yürüyüş yapabilir, golf oynayabilir, balık tutabilir, yüzebilir ve benzer aktivitelerde bulunabilirler. Egzersiz yapmak kalp hastalarının çoğunluğuna tavsiye edilir. Yine de sizin için doğru olan egzersiz miktarını doktorunuzla görüşmeden, egzersiz yapmanız doğru değildir. Doktorunuz çeşitli spor aletlerinde, özel egzersizler yaptırarak sizin için doğru olan egzersiz miktarını tayin eder.
YAĞSIZ REJİM NİÇİN TAVSİYE EDİLİR?
Yağsız bir rejim; yağdan, özellikle de et, çok yağlı süt ürünleri ve doymuş yağlardan aldığınız kalorileri azaltmanıza yardımcı olacak bir yemek planıdır.
Aynı zamanda yumurta sarısı, sakatat ve öteki hayvani gıdalardan aldığınız kolesterolü de düşürecektir.
Yağsız diyetin amacı, kanınızdaki kolesterolü ve diğer yağlı maddeleri azaltmak ve böylece kalp krizi riskinizi düşürmektir. Yemek kaşığı başına iki gramdan daha az yağla yapılmış poli doymamış ve mono doymamış yağ ve margarinler, tereyağı ve sertleştirilmiş margarinlerin yerine kullanılmalıdır. Bunun nedeni, doymamış yağların kandaki kolesterol düzeyini azaltmaya eğilimi olmasıdır.
TEKRAR KRİZ GEÇİRME OLASILIĞI
Elbette hiç kimse bir kriz daha geçirip geçirmeyeceğinizi önceden bilemez. Ancak doktorunuzun kilo, diyet, ilaç, egzersiz ve dinlenme ile ilgili tavsiyelerine uyarsanız; daha rahat yaşarsınız ve ilerideki krizlerden korunma şansınız artar.
Koroner hastalıklar üzerine yapılan araştırmalar, her geçen gün kalp kriziyle ilgili yeni bulguları ortaya çıkarıyor. Koroner hastaların bugünkü durumu, yalnızca birkaç yıl öncesine oranla bile daha iyidir ve bu durum daha da iyileşecektir. Yani, umutlu olmak için pek çok neden var.